30 Ekim 2009 Cuma

Eklemde şişlik iltihaplı romatizmanın habercisi

Eklemde ağrı yanında şişlik bulunmasının ve şişliğin eklem çevresinde değil özellikle eklemde olmasının ''artrit''in (iltihaplı romatizma) habercisi olabileceği belirtildi
Eklemde ağrı yanında şişlik bulunmasının ve şişliğin eklem çevresinde değil özellikle eklemde olmasının ''artrit''in habercisi olabileceği belirtildi.

Uzmanlar, eklemlerde bir haftayı geçen ağrı ve şişlik şikayeti durumunda, mutlaka romatoloji uzmanına başvurulması gerektiği uyarısında bulundu.

10. Ulusal Romatoloji Kongresi Düzenleme Kurulu Üyesi ve Dünya Artrit Günü Bilimsel Danışmanı Prof. Dr. Ayhan Dinç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk arasında iltihaplı romatizma olarak bilenen artritin, eklemlerde vücut tarafından üretilen iltihap sonucu oluşan hastalıkların genel ismi olduğunu söyledi.

Artritin, onlarca çeşidi olduğunu ve bazı türlerinin çok ağır, bazılarının ise dönem dönem kendini gösteren hafif şiddette seyrettiğini anlatan Dinç, el ve ayak eklemleri gibi çevre eklemleri etkileyen romatoid artrite (RA) ve omurgayı etkileyen spondiloartritlerin (örneğin ankilozan spondilit) bu bağlamda en önemli hastalıklar olduğunu belirtti. Dinç, bu hastalıkların bir kısmının sadece eklemeleri (sistemik lupus eritematoz) bazılarının ise akciğer, kalp ve böbrekler gibi hayati organları etkilediğini bildirdi.

Eklemlerde hissedilen her ağrının ''artrit'' belirtisi olmadığına dikkati çeken Dinç, ''Eklem çevresindeki bağlar ve tendonlar gibi dokular ağrıların kaynağı olabilir. Örneğin, parmak eklemlerindeki artritte, ağrı yanında gelişen şişlik yüzüğün çıkarılmasını güçleştirebilmektedir'' dedi. Parmağın tümünün değil, ağrılı eklemdeki şişliğin fark edilmesinin önemli olduğunu kaydeden Dinç, bunun hafife alınmamasını, herhangi bir eklemde 1 haftayı geçen şişlik ve ağrının mutlaka bir romatoloji uzmanına gösterilmesi ve artrit açısından değerlendirilmesi gerektiği uyarısında bulundu.

''TEDAVİ İÇİN ŞİKAYETLERİN ALTI HAFTAYI GEÇMESİ GEREKİYOR''

Şikayetlerin ''Altı haftadan fazla sürmesi'' halinde artrit tanısı konularak esas tedavinin başlaması gerektiğini anlatan Dinç, hastalığın etkili tedavisinde erken tanının çok önemli olduğunu söyledi. Dinç, erken tedavi sayesinde hastalığın ilerlemesi sonucu eklemlerde gelişebilen hareket kısıtlığının engellenebildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Hastalığın ilerlemesi durumunda söz konusu eklemlerde hasar görülebilir. Örneğin, kişiler ellerini kollarını kullanamaz, belini ve boynunu eğemez hale gelebiliyor. Ancak, şu an yeni ilaç uygulamaları sayesinde, erken dönemde tanı aldığında ve tedaviye başlandığında, hastalarımız el, ayak, kol, bacak ve omurgasının işlevlerini kaybetmeden ömrünü tamamlayabilir. Hastayı, eklemde hasar gelişmeden tedavi ettiğimizde, diğer sağlıklı bireyler gibi yaşamına devam edebilir.

Eklemde şekil bozukluğunun gelişmesi, hastalığın artık erken evreyi geçtiğinin göstergesidir ve bundan sonra tedavi ile eklemdeki şekil bozukluğunun geri dönüşü olmaz, ancak daha da ilerlemesi engellenebilir.''

Yeni ilaç tedavilerinin yurt dışında 8-10 yıldır kullanıldığını, Türkiye'de ise son birkaç yıldır kullanım sıklığının arttığını dile getiren Dinç, yeni ilaçlarla tedavide yüksek başarı elde edildiğini bildirdi. Dinç, artrit yakınmalarının hemen hepsinin erken dönemde olmak koşuluyla tedavi edilebildiğini ve çoğu hastada ilaç kullanımının sürekli olmasını önerdiklerini vurguladı.

İltihaplı olmayan ve bir iki hafta içinde geçen eklem ağrılarının, zorlanma, ağır kaldırma, ters hareket yapma ya da kasları zedelemeye bağlı ortaya çıktığını belirten Dinç, bu tip ağrıların ve şişliğin birkaç günlük istirahat sonrasında kendiliğinden ortadan kalktığını kaydetti.

''SİGARA TÜKETİMİ, ROMATOİD ARTRİT GELİŞİMİNDE DE ETKİLİ''

Dinç, hastalığın genellikle genç erişkin yaş grubunda görüldüğüne dikkati çeken Dinç, ankilozan spondilitin daha çok 20'li yaşlarda, romatoid artritin ise 30'lu yaşlarda kendini gösterdiğini, ancak tüm yaş aralıklarında görülebildiğini söyledi.

Artrit hastalıklarının nedeninin tam olarak bilinmediğini belirten Dinç, genetik ve çevresel faktörlerin hastalığın oluşumunda önemli bir rol oynadığının düşünüldüğünü anlattı.

Dinç, son yapılan araştırmalarda sigara kullanımının bir risk faktörü olduğunun tespit edildiğine dikkati çekerek, ''Sigara tüketiminin, romatoid artrit gelişiminde etkili olduğu belirlendi. Bazı bilim adamları, bu hastalığın 1800'lü yıllardan önce görülmemesinin nedenini, sigaranın henüz yeni dünyadan eski dünyaya gelmemesine bağlıyorlar. Çalışmayla, sigaranın, bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini öğrenildi. Yakın zamana kadar bu bilinmiyordu, şimdi bunun etkisinin ne kadar önemli olduğuna dair çalışmalar yapılıyor'' diye konuştu.

İltihabi olsun olmasın tüm artritlerin herkesin başına gelebileceği için, o dönemde gelişebilecek sorunlarla baş edebilmek için, güçlü kemik ve kas yapısının sağlanması, ideal kilonun korunmasına özen gösterilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder